Seyir Defteri #145 : Capote

Merhaba! Amerika'nın muhtemelen en ünlü yazarlarından Truman Capote'nin meşhur In Cold Blood kitabını yazma süreci, Amerika'nın son dönemde yetiştirdiği -ne yazık ki aramızda olmayan- en iyi oyunculardan Phillip Seymour-Hoffman tarafından başarıyla canlandırıldı bugün önereceğim filmde.

Romancı ve oyun yazarı olarak bildiğimiz Truman Capote'nin gerçek adı Truman Streckfus Persons (30 Eylül 1924-25 Ağustos 1984). kendisinin en bilindik eserleri kısa roman-uzun öykü diyebileceğimiz Breakfast At Tiffany's ve roman türündeki In Cold Blood. Tüm yapıtları sayısız kez sahneye, beyaz perdeye ya da ekrana aktarılmış.

Genç yaşta yitirdiğimiz Phillip Seymour-Hoffman (23 Temmuz 1967-2 Şubat 2014) ise kısa hayatı ve doyurucu filmografisiyle birçok filmde bizlere gülümseyen bir sima. 2005 yılındaki 78. Oscar Ödül Töreni'ne bakarsanız tüm adayların olağanüstülüğünü görürsünüz; Terrence Howard, David Strathairn ve iki Joker; sevgili Heath Ledger ve Joaquin Phoenix. Capote filmiyle Phillip Seymour-Hoffman Oscar ödülünü kucaklamıştı. Ve bugün Heath de Phillip de aramızda değil, inanılmaz gerçekten...

Filmin yönetmeni Bennett Miller ve bu onun ilk film yönetmenliği. Başroller Phillip Seymour-Hoffman, Catherine Keener ve Chris Cooper. Diğer yardımcı rollerde Clifton Collins, Bruce Greenwood, Mark Pellegrino, Amy Ryan. In Cold Blood'ın bence en iyi üç uyarlamasını da şuraya bırakalım hemen; aynı adlı In Cold Blood (1967), Capote (2005) ve Infamous (2006).

Film aslında Amerika'yı derinden sarsan bir cinayetin öyküsü. Şimdi diyecekiniz ki Amerika'yı sarsmayan cinayet mi var? Artık alışmış olmalılar bu tarz olaylara bence ama neyse. Issızlık, cinayet, Amerika...

1959'da Kansas eyaletindeki bir çiftlikte korkunç bir katliam yaşanmıştır. Dört kişilik Clutter ailesi baba Herbert Clutter, anne Bonnie Mae Clutter ve çocuklar Nancy Clutter ile Kenyon Neal Clutter evlerinde çok fena biçimde öldürülmüş halde bulunurlar. Bu olay kaynaklarda Clutter Family Murders diye geçiyor.

Gazetede bu olayı okuyan Truman Capote (Phillip Seymour-Hoffman) hikayeden etkilenir ve New Yorker dergisi editörü William Shawn'a (Bob Balaban) bu ürkütücü trajediyi yazmayı planladığını söyler.

Truman Capote, çocukluk arkadaşı şair Nelle Harper Lee'yi (Catherine Keener) kendisiyle birlikte gelmeye ikna ederek Kansas'a gider.

Clutter ailesiyle ilgili röportaj yapmayı düşünür önce ama Kansas polisinin davadaki baş dedektifi Alvin Dewey (Chris Cooper) bu durumdan hoşlanmaz. Alvin Dewey ve eşi Marie (Amy Ryan), Capote'ye ve yazılarına hayrandır; Capote ve Lee'yi akşam yemeği için evlerine davet ederler. Taşrada yaşayan bir aile olarak, akşam yemeğinde bir yazara ve şaire aynı anda evsahipliği yapabilmek...

Phillip Seymour-Hoffman rolüyle o kadar bütünleşmiş ki... Capote'nin eşcinselliği, film boyunca muhafaza ettiği yer yer sizi gıcık edebilecek o ses tonu. Kazandığı tüm ödülleri hak etmiş.

Capote'nin film setleri ve film yıldızlarıyla ilgili hikayeleri Marie'yi büyüler. Zamanla Alvin de Capote'ye ısınır ve onun kurbanların fotoğraflarını görmesine izin verir. Aile tam da konuklarıyla yemek yerken cinayet şüphelileri Perry Edward Smith ve Richard 'Dick' Hickock yakalanır, ikilinin pişman gibi bir halleri yoktur.

Artık Truman Capote röportaj ya da kısa bir yazı yazmak fikrinden vazgeçer ve sanıkların tutulduğu hapishaneye gidip onlarla konuşmak suretiyle bilgi alarak olayı tam bir kitaba dönüştürmeye niyetlenir. Dava sonucu hem Smith hem de Hickock ölüm cezasına çarptırıldığından, gerçekleri öğrenebilmek için mahkumları Capote'nin kendisinin sorgulması gerekecektir.

Phillip Seymour-Hoffman'ın Oscar kazanan bu muhteşem oyunculuğunu izlemelisiniz. Bir sonraki yazıda görüşürüz!