Seyir Defteri #6 : Rich Man Poor Woman

Selamlar! Tadına doyulmaz 2020 bitti, bakalım sırada neler var! Yeni yılın ilk blog yazısında bu kez bir değişiklik yapayım dedim ve Uzakdoğulu bir yapımdan bahsedeyim istedim. Bu diziyi güncel biçimde izlemiştim, yani taa 2012’de. Yıllar geçmiş üstünden ama ne var biliyor musunuz? Bu dizi çok tatlı ve yumuşacık! Bu yüzden çok zaman sonra bile açıp izleseniz sırıtmaz. Başrollerde Uzakdoğunun en bayıldığım Japon oyuncularından Shun Oguri var, Satomi Ishihara da pek güzel eşlik etmiş kendisine.
Japon dizilerini severim. İlk izlediğim Japon dizisi Hana Yori Dango idi (2011'de izledim), bunu Hanazakari no Kimitachie izledi. Yıllar içinde birçok dizi izlemişliğimiz oldu tabii, kaldı ki Asya sineması 2000’lerin başlarından beri ilgi alanımızdadır, çoklarının henüz varmadığı yerlerden biz dönmekteyizdir, öyle değil mi pek sevgili Teddy Bear biraderim?
Konuyu sündürmüyor oluşları, sululuk miktarının azlığı gerçekliğin çokluğu Japon dizilerini izlenebilir kılıyor benim nezdimde. Gelelim diziye, karakterlerimize…
Toru Hyuga 29 yaşında genç bir dâhidir. Bilişim alanında faaliyet göstermekte, genç yaşına rağmen yeteneği sayesinde kazancı yaşını aşmaktadır lakin ufak da bir sıkıntısı var: Yüzleri ve isimleri pek hatırlayamıyor. Öyle ki aynı kişiye belki de kırk kere kimsiniz diye soruyor, aynı gün içinde hem de! Haliyle hayatında yakından tanıdığı kişi sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Şirketi Next Innovation Japonya’nın önde gelen kuruluşlarındandır ve bir çok genç burada çalışmak için can atmaktadır. Aileden yanaysa biraz dertli, bir tek annesi var gerçi ama annesi onu çocukken terk etmiş, akıllı minik tatlı Hyuga-san hayat yolunda bir başına yani. Sana bunu yapan hayat bizlere neler yapmaz Hyuga-san! (Yalnız ben burada bitmek bilmeyen bir parantez açıp Shun Oguri'nin güzelliğine bir ilahi söylemek istiyorum, allahuaqbar nidaları eşliğinde deli danalar gibi koşturmak istiyorum sağa sola... Allah seni yaratırken tüm tuşlara birden mi bastı sayın Shun Oguri? Mükemmelliğin vücut bulmuş hali misin be adam? Ülkenin boy ve yakışıklılık ortalamsını tek başına yükseltmeye mi geldin dünyaya? Benim canımın bir kıymeti yok diyerek yüksek müsaadelerinizle şu köşeye bayılıveriyorum ben...)
Kızımız Sawaki Chihiro, Tokyo Üniversitesinde son sınıf öğrencisidir ve doğal olarak harıl harıl iş aramaktadır, Japonya’nın iş piyasası ise ölümcüldür bildiğiniz üzere. Chihiro ile yakından tanık olacağınız bu süreç sizi dert sahibi yapabilir, baştan uyaralım. Japon tipi ‘iş görüşmesi ayakkabısı’ nasıl bir şey görüyoruz, sizi dert sahibi yapacak kısım elbette ayakkabının tüm yaşam hevesinizi öldürecek kadar sıkıcı ve sıradan bir tasarıma sahip olması değil. İş arama sürecinde, insanların ayakkabılarının altlarının aşınması suretiyle üçüncü ve hatta dördüncü ayakkabıyı bile alıyor olması…
Neyse, konudan çok uzaklaşmadan dönelim meselemize. Tatlış kızımız bir konferansta Toru Hyuga’ya denk gelir. Sawaki’nin maddi durumu pek parlak değildir dizinin adından da anlayacağımız üzere, yarı zamanlı işlerde çalışmaktadır, e neden Hyuga-san’ın şirketinde çalışmasındır! Ancak kızımız kimya okumakta ve ecza/laboratuvar tarzı işler bakınmaktadır. Bolca reddedilmiştir ancak durmaya niyeti yoktur. Toru’nun annesinin adını ve soyadını alarak yani isimde sahtecilikle Toru Hyuga’nın dikkatini çekmeyi başarır, geçici de olsa bir iş teklifi alır. Şimdi gelsin keyifbozanlar…
Sawaki Chihiro’nun bilmediği şey Toru Hyuga tarafından ciddi surette aptal yerine konulacağıdır.
Toru Hyuga’nın bilmediği şey ise Sawaki Chihiro’nun -kendisinin aksine- inanılmaz bir hafızaya sahip oluşudur.
Toru Hyuga bir e-devlet sistemi hazırlıyor. İnsanların kişisel bilgileri daha önce sızdırılmış olduğu için Bakan Hanım bu konuda çok titizdir lakin Toru Hyuga da güven vermektedir insana. (Şu sıfata baksanıza, nasıl güvenmez ki insan? Masumluğu bile garanti belgesi niyetine geçer yani) Toru, Sawaki’yi şirketin bir çalışanı hatta hissedarı olarak tanıtır, bakanın da kıza içi ısınır. Next Innovation şirketi, bu sistemi hem kullanışlılık hem fiyat olarak çok uygun olarak hazırlayacaktır. Bu sayede Toru Hyuga devlet ihalelerinde de kendini gösterme fırsatı bulacaktır. Tam bir kazan-kazan. Türkiye ile çok ters durumlar yani.
İhale alınır, iş yapılır, lakin sahtekarlık ortaya çıkar: Sawaki Chihiro şirket ortağı olmadığı gibi yalnızca bir öğrencidir, dolayısıyla Next Innovation devlet ihalelerinden men edilir. Toru bu duruma önce sinirlenir sonra umursamaz ama Sawaki işin peşini bırakmaz. Suçu üstlenir bakanın kapısının önünde yatıp kalkmaya başlar, kabahatin kendinde olduğunu söyler binlerce özür diler. Öyle ki bakan hanım da yumuşar sonunda. Next Innovation önce resmi özür diler, sonra yüklüce bir tazminat öder, ihaleyi meşru bir biçimde alır ve hatta kişisel verileri Toru Hyuga bizzat bakanın gözlerinin önünde aktarır, bakan hanım da pek memnun olur bu durumdan zira veriler artık güvendedir.
Sawaki’nin bunca çabası Hyuga’nın da gözünden kaçmamıştır elbet, birbirlerinden hoşlanmaya başlarlar. Sawaki Chihiro 3 aylık bir sözleşme imzalar ama diğer yandan da kendi alanında iş bakmaya devam eder.
Yalnızzz… İkinci adam olan Asahina, Toru Hyuga’nın altını oymaktadır… Önce bir bilgi sızdırma vakası olur ki bu da hissedarların tepkisini çeker, sonra da sızıntı yüzünden hisseler düşer. Uyuz Asahina-san.
Kendisinin bir de kız kardeşi var, şık bir restoranda yemek yapıyor ve Toru Hyuga’dan fena halde hoşlanıyor. Kızı ilk gördüğümde Beyonce sanmıştım. Allah da beni ne ede :D
Sawaki Chihiro’nun sahte ad kullandığı Toru Hyuga tarafından keşfedilir ve tabir-i caizse aforoz edilir. Bu sıkıntı biraz sıkıntılı olsa da halledilir ve fakir kızımız Makoto Natsui adıyla yoluna devam eder. Ve işe de tabii.
Bu arada şirkette entrikalar sürmektedir ve bu durum Toru Hyuga’mızın ortağıyla kurduğu lakin çoğunlukla kendi çabasıyla bu günlere getirdiği şirketinden ayrılmasına dek gider. Artık her şey Asahina-san’ın olmuştur ve Asahina da Makoto’dan hoşlanmaktadır. Toru şirketi terk eder ama Makoto onu bırakmaz, anında o da ayrılır oradan, Hyuga’nın peşinden gider. Durumlar tersine dönmüştür, artık Makoto Toru Hyuga’ya sahip çıkacak ve destekleyecektir.
Toru Hyuga deyim yerindeyse sıfırdan başlar yeniden, küllerinden doğar adeta. Kalacak bir yeri bile yoktur oysa. Ufak da olsa yeni bir işyeri açar, yine başlar her şeye ve bu arada arkasında önce Allah sonra Makoto Natsui ve bitmek bilmez desteği vardır, iyi ki de vardır.
Gerçekler zamanla açığa çıkar ve Asahina tutuklanır, Hyuga yeniden şirketine döner. Bu arada o klasik, dizi bitmeden hemen önceki çift ayrılığı olur: Makoto bir laboratuarda çalışmaktadır artık ve işyeri onu Brezilya’ya gönderecektir. Çiftimiz ayrılır.
Toru Natsui’nin peşinden havaalanına gider ve çiftimiz havaalanında yeniden bir araya gelir. Hikayemiz burada bitmez çünkü dizi Japonya’da da tutulmuştur ve bir özel bölüm -film arası Rich Man Poor Woman In New York- gelir ve bizi mutlu eder.
Sevimli çiftimizin maceraları New York’ta da devam eder. Toru Hyuga Amerikan piyasalarına girer, bol bol da gezip dolaşırlar. Bu arada Makoto Natsui de yabancı dilini geliştirmiştir, çiftimiz bol bol da trip atarlar birbirlerine ama sevimli triplerdir bunlar, sulu ya da itici değil. Bu esnada Toru Hyuga fuşya rengi atkısı ile göz şenlendirmektedir Makoto ise daha da güzel olmuştur.
Toru yaşamını Makoto’ya açmıştır. Hatta banyo askılığına havlu asmasına bile izin vermiştir ancak bir şartla; bu havlu kesinlikle ayı desenli olmayacaktır! Film bitiminde ise Toru Hyuga’nın Makoto’nun adını unutmadığını ve defalarca peş peşe söylediğini görürüz. Gözlere şeker güzeller bunlar.
Dizi yalnızca 11 bölüm, bölümler ise 45-50 dakika sürüyor. Baymıyor uzatmıyor usandırmıyor. En aşka inancı olmayanı bile ekran başına kilitler bu dizi, kendinizi ‘AĞAĞAĞAĞAĞA ÇOK TATLILAR’ diye ağlamalı krizler geçirirken bulursunuz. Japon dizilerinin ekseriyeti böyle aslında. Yalnız bir sıkıntı var hemen belirteyim. Bu diziye ikinci sezon yapmadılar! Bunca yıl geçti, daha da yapmazlar herhalde. Yatacak yeriniz yok yeminle. Bunca yıl geçti hala kızgınım.
İzlemek için beş dakika bile düşünmeyin. Güzel seyirleriniz olsun!

Yorumlar

Bunları Okumuş Muydun?