Seyir Defteri #239 : U-Turn

Merhabalar! Belki de en sevdiğim Film Noir bugünün tavsiyesi.

Yıllar önce TRT'de Unutulmaz Filmler Kuşağı'nda bir gece yarısı tesadüfen izleyip oldukça beğendiğim sonsuz Arizona güneşinin gözleri görmez kıldığı, Superior Gölü manzaralı bir film U-Turn.Dilimize 'Kaybedenler' adıyla çevrilen filmin yönetmen koltuğunda Oliver Stone'u bulunduran film 125 dakika sürüyor ve 1997 yapımı.

Sean Penn rol aldığı yapımları genellikle izlediğim bir aktör ve oyunculukta yeni yeni gözükmeye başlayan ve film boyunca yalnızca iki farklı elbise giyen Jennifer Lopez'in (Enough) oyunculuğu da fena değil.

Yardımcı rollerdeyse usta isim Nick Nolte, Jon Voight, Billy Bob Thornton, Claire Danes, Liv Tyler ve sevgili Joaquin Phoenix var; filmle ilgili sevdiğim şeylerden biri de bu zaten, hen an karşınıza ünlü bir isim kısa bir rolle çıkıyor. Kara Film türündeki yapım binbir felaketle dolu, hele bir de bunca yıkımın üzerine filmin son sahnesinde Peggy Lee'den alay eder gibi 'It's A Good Day' şarkısı çalmaz mı?

Sıcak mı sıcak Arizona'nın Superior taraflarına yolu düşen gizemli Bobby Cooper (Sean Penn) kırmızı Ford Mustang aracıyla seyahat etmektedir. Rus gangsterlerle başı dertte olan Bobby Cooper'ın hemen para bulması gerekmektedir.

Arizona'da mahsur kalan Bobby, pek de tekin görünümlü olmayan tamirci Darrell'a (Billy Bob Thornton) aracını bıraktıktan sonra yaya olarak ilerleyip kalacak bir yer aramaya başlar. Bu sırada yeni yaptırdığı perdelerini taşıyan Grace MnKenna'ya (Jennifer Lopez) rastlar ve Grace onu birşeyler içmek için evine davet eder. Başka meşguliyeti olmayan Bobby teklifi kabul eder.

Grace ve Bobby'nin flörtü eşi Jake McKenna'nın (Nick Nolte) eve gelmesiyle son bulur. Fena halde öfkelenen Jake adamı evden uzaklaştırır ama daha sonra kendi de peşinden gider ve ondan Grace'i öldürmesini ister. Böylelikle Grace için yaptırdığı hayat sigortasını tahsil edebilecek ve Bobby'ye de iyi bir ödeme yapacaktır. Rus gangsterlerin habire sıkıştırdığı çaresizlik ve korku içindeki Bobby, pek istemese de Grace'i öldürme konusunda Jake ile anlaşır.

Telefonla konuşmak için kasabaya giden Bobby'nin kafası karışmıştır. Birşeyler içmek için bara girer. Orada bulunan Jenny (Claire Danes) ile laflarken, kasabanın tuhaf kişilerinden TNT (Joaquin Phoenix) ile başı derde girer. Deli gibi sevdiği aracını emanet ettiği Darrell'dan, Şerif Potter'a (Powers Booth), görme engelli Vietnam gazisine (Jon Voight) kadar burada herkes kafayı yemiştir.

Bir ara buradan ayrılmaya karar veren Bobby bilet almak için gider fakat hiç parası olmadığı için gişede inanılmaz rol kesmesi gerekir. Ufacık bir rolle Liv Tyler kamera açısına girer burada, dediğim gibi ünlüsü bol filmin :)

Fakat Bobby diğer yandan Grace'e ilgi duymaya başlamıştır ve Grace de ona aynı teklifi yapar: Jake'i öldürmek. Grace, Jake'in gizlediği büyük miktardaki paranın yerini biliyordur ve eğer bunu başarabilirlerse birlikte Arizona'dan ayrılabileceklerdir. Bobby bu kez de Jake'i öldürmeyi kabul eder.

Bu olasılığı daha tercih edilebilir bulur Bobby çünkü böylelikle o ve Grace birlikte olabilir, gansterlerden kurtulur ve Jake'in parasını başka bir yerde yeni bir başlangıç için kullanabilir. Planda sorun yok gibidir.

Fakat Grace ve Bobby'nın hesaplamadığı şeyler vardır ve birbirlerine bu kadar az güvenirken Superior'u terk etmek hiç de kolay olmayacaktır.

Birçok kez izlediğim ve sevdiğim bir 'Film Noir' bu, kesinlikle öneririm. Bir sonraki yazıda görüşürüz!