Seyir Defteri #267: Tristan & Isolde

Merhaba! Çok güzel bir gün bugün; tam yüzyıl oldu Cumhuriyet kurulalı, 101. yılı kutlu olsun!
Bugün eski ama trajedi barındıran bir öyküyü tavsiye edeceğim. Başrollerde James Franco, Sophia Myles, Rufus Sewell, Henry Cavill ve Mark Strong'un yer aldığı bu filmi ilk kez kendi sınıfımızda izlemiştik. Yabancı filmleri özgün dilinde izleyerek dilbilgimizi artırmaya çalışmak temel amacımızken dehşet espriler dönmüştü sınıfta :)
The Count Of Monte Cristo filmini yönetmesiyle tanıdığım Kevin Reynolds'un yönettiği 2006 yapımı Tristan&Isolde filmi zamansal olarak Ortaçağ'ın başlarında geçiyor ve izleyisine ''Romeo ve Juliette'den önce onlar vardı'' diyor.
Britanya'nın da önemli bir bölümünü yönetmiş Roma İmparatorluğu'nun artık olmadığı dönemlerdeyiz. Roma yönetiminin çöküşünden sonraki Karanlık Çağ olarak adlandırılan zaman diliminde Cornwall'li soylu Lord Marke (Rufus Sewell), Britanya kabilelerini İrlanda'ya karşı birleştirmeyi kararlaştırır (bahsettiğimiz yerel kabileler Keltler, Piktler, Angluslar, Saksonlar ve Jütler. Lord Aragon (Richard Dillane) de Lord Marke'nin tüm kabileler için birleştirici figür olduğuna ikna olmuştur.
İrlanda Kralı Donachadh (David O'Hara) eşinin cenazesi yapılırken ve karşı tarafla antlaşma görüşmeleri sürerken bir saldırı emri verir; Lord Aragon, Marke'ın ailesi öldürülür. Saldırıda elini kaybeden Marke küçük yaştaki Tristan(James Franco) kurtarmayı başarır. Marke ve kardeşi Edyth, Tristan'ı evlerine kabul eder. Geçen yıllar içinde Tristan Marke'ye bir oğul gibi sadık, oldukça yetenekli bir savaşçı olmuştur.
Bir gün, Tristan, Lord Marke'ın yeğeni Melot (Henry Cavill) ve Simon (Leo Gregory) Cornwall kalesine bağlanan eski bir Roma geçidini keşfeder ve bunu gizli tutmaya yemin ederler. Bir gün gene İrlandalılar saldırdığında Tristan ve diğer Cornwall savaşçıları kendilerini savunmak zorunda kalır; Simon ise saldırı sırasında ölür.
Tristan saldırganların lideri ve kendi babasının katili ve Donachadh'ın kızı Prenses Isolde'un (Sophia Myles) nişanlısı Morholt'u (Graham Mullins) öldürür ancak kendi de ağır yaralanır. Öldüğüne inanılan Tristan diğerleri tarafından küçük bir kayığa konup denize bırakılır. Aslında ölmeyip zehirlenen Tristan İrlanda kıyılarına vurup ve Isolde ve hizmetçisi Bragnae (Bronagh Gallagher) tarafından bulunmuştur.
Isolde onu gizler ve yaralarıyla ilgilenir, onu iyileştirmek için elinden geleni yapar. Bragnae tarafından gerçek kimliğini açıklamaması konusunda uyarılan Isolde, Tristan'a adının Bragnae olduğunu ve sarayda nedime olduğunu söyler. Ne var ki Isolde ve Tristan birbirine aşık olmuştur.
Tristan'ın teknesi ve buradaki varlığı keşfedilince iki sevgili ayrılmak zorunda kalır. Tristan, Cornwall'a geri döner ve bir kahraman gibi karşılanır, ancak aklı onu kurtaran Isolde'de kalmıştır.
Kral Donachadh, kabileleri bölerek Britanya'yı zayıflatmak niyetindedir ve kızı Isolde'ü ödül olarak kullanacağı bir turnuva düzenler. Galibine barış anlaşmadı ve değerli topraklar sunan bu yarışı Lord Marke adına Tristan kazanır, ancak Donachadh'ın kızının aşık olduğu kadın yani Isolde olduğundan habersizdir.
Tristan gerçeği öğrendiğinde kalbi kırılır, ancak Marke ile Isolde'ün evlenmesi halkları arasındaki çatışmayı sona erdireceğinden bunu kabul eder.
Marke ve Isolde evlenir. Marke, Isolde'e gerçekten aşık olsa da Isolde'ün kalbi hala Tristan'a aittir. Tristan, nedenini anlamayan Marke'ye karşı soğuk ve mesafelidir. Tristan, Isolde'ye onu Marke ile görmekten ne kadar acı duyduğunu söyler. Filmin Japonya afişini beğendim, İrlanda'nın tüm yeşilini sergiliyor :)
Tristan ve Isolde'ün ilişkisi, Marke'nin liderliğine uzun süredir muhalif olan Lord Wictred (Mark Strong) tarafından keşfedilir. Wictred ve Donachadh, Marke'yi devirmek için plan yaparlar; eğer her şey planladıkları gibi giderse Wictred, Marke'nin tahtını alacaktır.
Aşk üçgenlerini tasvip etmesek de, oyuncu kadrosu -özellikle de kendisinden bir Kate Winslet tadı aldığım Sophia Myles- filmi izletiyor; sizlere de öneririm. Bir sonraki yazıda görüşürüz!

Comments

Bunları Okumuş Muydun?